Investing.com – Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, sosyal medyada yerli ve yabancı bazı hesaplar tarafından paylaşılan “İran-Türkiye Bazargan Sınır Kapısı’nda olağandışı bir yoğunluk olduğu ve MOSSAD unsurlarının kontrolsüz göç yoluyla ülkeye sızabileceği” yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını duyurdu. Yapılan incelemeler sonucunda söz konusu görüntülerin Bazargan ya da Gürbulak Sınır Kapısı’na değil, Van’da yer alan Kapıköy Sınır Kapısı’na ait olduğu belirlendi.
Merkez, paylaşımda kullanılan videonun İran ile İsrail arasında yaşanan son gerilim öncesinde, 3 Haziran tarihinde kaydedildiğini açıkladı. İddiaların aksine, görüntülerin mevcut güvenlik durumu ile herhangi bir ilgisinin bulunmadığı açıklandı.
Sosyal medya mecralarında bazı yerli ve yabancı hesaplar tarafından paylaşılan “İran-Türkiye Bazargan Sınır Kapısı’nda olağandışı bir yoğunluk var, MOSSAD unsurları kontrolsüz göç yoluyla ülkeye sızabilir” iddiası gerçek dışıdır.
Görüntüler, iddia edildiği gibi Gürbulak Sınır… pic.twitter.com/R7kC6hF1Z0
— Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (@dmmiletisim) June 15, 2025
Resmi kurumlardan olağandışı durumlara yalanlama
İçişleri Bakanlığı ve ilgili güvenlik birimleri tarafından yapılan değerlendirmelerde, hem Kapıköy hem de Gürbulak sınır kapılarında olağandışı bir hareketlilik, düzensiz geçiş ya da yoğunluk söz konusu olmadı. İranlı yetkililerle yapılan ikili temaslar neticesinde, İran tarafında yalnızca 25-30 kişinin bulunduğu bilgisinin alındığı bildirildi.
Hudut güvenliği konusunda da bir açıklama yapan ilgili kurumlar, sınırların 7 gün 24 saat esasına göre, en ileri teknolojiye sahip fiziki güvenlik sistemleriyle denetlendiğini ve anlık olarak kontrol altında tutulduğunu vurguladı.
Paylaşımların amacı: Algı operasyonu ve toplumsal tahrik
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, söz konusu görüntü ve iddiaların kamuoyunu yanıltmak, toplumsal infial oluşturmak, yabancı düşmanlığını körüklemek ve istikrarsızlık algısı yaratmak amacı taşıdığını belirtti. Gerçek dışı paylaşımların toplum nezdinde korku ve paniğe neden olabileceği uyarısında bulunuldu.
Bu kapsamda, gerçeğe aykırı bilgilerin sosyal medyada kasıtlı şekilde yayılmasının Türk Ceza Kanunu’nun 217/A maddesi uyarınca suç teşkil ettiği hatırlatıldı. Halkı yanıltıcı bilgileri yaymanın hukuki yaptırımları olabileceğinin altı çizildi.
Yetkililerden bilgi ve güvenlik vurgusu
Kamuoyuna yapılan açıklamada, vatandaşların sosyal medyada karşılaştıkları içeriklere itibar etmeden önce kaynağını sorgulamaları gerektiği ifade edildi. Teyide muhtaç bilgiler konusunda sadece resmi kurumlardan yapılan duyuruların esas alınması istendi.
